BENİM BEYOĞLU'm (2)

2009

Karaköy'den, Beyoğlu'na çıkış rotalarımdan biri Yüksek kaldırımdan başlar. 

                       
    İnternet                                         Bankalar Caddesinden Galata'ya
                                                          
 Y.Kaldırım'a paralel çıkış 
                                                            Camondo Merdivenleri

Galata Recidence'a varmadan merdivenlerde durup binanın fotoğrafını  çektiğim bir gün, önünde durduğum dükkandan çıkan bir beyle ayaküstü bir sohbetimiz olmuştu

Tarih ve İstanbul tutkunu ve de tam bir eski İstanbul beyefendisiydi. İstanbul hakkında  çok okuduğunu ve gezdiğini, ama artık gözlerinin çok az gördüğünü söylemişti. Gözleri rahatsızlandıktan sonra yaptığıysa   sıkça  sabah çok erken, mezarlıklara gidip kuş seslerini dinlemekti. Enteresandı, kuş seslerini dinlemek için mezarlığa gitmek.

                   
                   İnternet

Galata Recidence bir zamanların banker ailesi Camondo'ların  mülklerinden biri .Otelin zemin  katındaki cafe kalın tuğla duvarları, küçük odalardan oluşan oturma bölümleriyle adeta bir mahzen görünümünde.

  
 Konak cazibesine kapılan arkadaşlar...       

Yüksek Kaldırımdan yukarı devam edip sola döndüğümüzde Konak pastanesi vitrinindeki nefis pastalarıyla içeriye davet eder sizi.Girin çünki mekan pastalardan da hoştur. Yerlerde desenli çiniler, orıjinal duvarı açıkta bırakan sıva kaplamalar ve çok şık bir avize.

Ya da isterseniz terasta Galata kulesi ve tarihi yarımada manzarası eşliğinde hafif birşeyler.Ben terası gece, Galata kulesi ışıklandırıldığında tercih edenlerdenim.Orta kattaki şömineli küçük salonda kendi evinizdeymiş gibi oturmak ayrı bir keyif.

          

Ve yolumuz Galata Kulesi'ne çıkar.14. yüzyıldan bu yana ayakta duran kule de sanki sadece turistler için hep ordadır.Kaç İstanbul'lu çıkmıştır Galata Kulesi'ne?

 

Sağda, Galata Kulesi'nin olduğu meydana açılan sokağın adı Serdarı Ekrem sokak.Bu  sokakta bulunan yüzyıllık evlerden biri sağ kolda. Camondo ailesine ait olan bina kullanılmayacak durumda. Erken dönem Pera mimarisi olan binanın cumbaları dahil birçok yerinde ahşap kullanılmış. 

           
           Doğan apartmanı

 İstanbul'da en beğendiğim İtalyan tipi bina olan Doğan apartmanı da bu sokakta.1892'de yapıldığında Belçika'lı Helbig ailesinin olan "u" şeklinde ve avlulu bu bina Sarayburnu'na ve Boğaziçi'ne bakan müthiş bir manzaraya sahip.6 katlı, 49 daireli apartmanın çatı arasındaki odalarda, yapıldığı yıllarda hizmetçiler otururmuş.Dairelerin çift kanatlı kapılarının yanındaki ikinci kapılar da hizmetçiler  için.

            
            Serdarı Ekrem Sokağın sonu Galata Kulesi

Birkaç kez el değiştiren bina, Yapı Kredi Bankası kurucusu Kazım Taşkent tarafından alınır  ve İsviçre'de kayak yaparken ölen oğlu Doğan'ın adı verilir. Daha sonra her dairenin başka sahipleri olur.

        

Sakallı Celal, "Doğuya doğru hızla giden bir trende batıya koşuyoruz" sözlerinin sahibi. Kazım Taşkent'in de Galatasaray Lisesinden öğretmeni olan  müthiş insan.O da Kazım Taşkent vasıtasıyla bir müddet bu apartmanın çatı katında kalır.(Orhan Karaveli'nin Sakallı Celal kitabı onu çok güzel anlatır.)
             

Şimdi yazarlar,ressamlar,yabancı konsolosluk görevlileri,arkeologların oturduğu bu binada 60'lı yıllardan itibaren ,Beyoğlu'nun arka sokakları tu kaka iken Erzincan'dan gelen Anadolu sakinleri otururdu.

Serdarı Ekrem Sokağın sonuna gelmeden soldan yukarı çıkarsak Alman Lisesi ve Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi solumuzda kalır. Sağımızda İsveç Konsolosluğu, karşımızda ise Narmanlı Hanı.

Çok değil 19.yüzyılın başında yapılan bu gösterişsiz han önceleri Rus Sefareti olur.Elçilik Ankara'ya taşınınca Narmanlı ailesi satın alır. Bana bu binayı anlamlı kılan ise orda bir dönem yaşamış olan isimler.Ahmet Hamdi Tanpınar,Bedri Rahmi Eyüboğlu ve de çılgın sanatçı Aliye Berger.

  
Narmanlı Han'ın harap iç avlusu            Tanpınar (Beş Şehir)

Aliye Berger'i tanırsınız gravür sanatçımız.Hani Halikarnas Balıkçısı'nın kızkardeşi,Şakir Paşa ailesinin asi ve çılgın en küçük kızı.Hani keman dersi aldığı Macar virtüöz Carl Berger'e aşık olup 26 yıl boyunca bir ayrılıp bir barışan. Aşık olduğu adamın ilişkisi olduğunu zannettiği kadının evini tespit edip, tabancayla yaralayan, intiharlara kalkışan. 26 yıllık aşkın sonunda evlendiği adamı evlendikten altı ay sonra kalp krizi sonucu Büyükada İskelesi'nde kaybeden Aliye Berger. İşte o da bir dönem yaşamış, Narmanlı hanın dairelerinden birinde.

        
       Aliye Berger

İstiklal caddesi boyunca yürürken ,belki siz de  18. yüzyılda yapılan Santa Maria Draperies kilisesinde  Gürer Aykal ve Borusan Filarmoni Orkestrasının  merdivenlerin dibinde verdiği konsere denk düşersiniz ve merdivenlerde oturup dinlersiniz.

          

Veya bir sanat eseri  kadar güzel, mezar ve şapel bölümüne açılan (açılmayan) ferforje kapıyı seyredersisiniz.

       

Ve gün bir cuma akşamı  ise,İstiklal Caddesini boydan boya yürüyerek, Atatürk Kültür Merkezinde Devlet Senfoni Orkestrası'nın hafta sonu konserini dinlersiniz.(Tabi yenileme çalışmaları bittiğinde!)

                


Yorumlar